DEVAM: 120. Hayzdan
Dolayı Yıkanma (nın Keyfiyeti = Nasıl olduğu)
حَدَّثَنَا
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُعَاذٍ
الْعَنْبَرِيُّ
أَخْبَرَنِي
أَبِي عَنْ شُعْبَةَ
عَنْ
إِبْرَاهِيمَ
يَعْنِي ابْنَ
مُهَاجِرٍ
عَنْ
صَفِيَّةَ
بِنْتِ
شَيْبَةَ
عَنْ عَائِشَةَ
أَنَّ
أَسْمَاءَ
سَأَلَتْ
النَّبِيَّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِمَعْنَاهُ
قَالَ
فِرْصَةً
مُمَسَّكَةً
قَالَتْ
كَيْفَ
أَتَطَهَّرُ
بِهَا قَالَ
سُبْحَانَ
اللَّهِ
تَطَهَّرِي
بِهَا
وَاسْتَتِرِي
بِثَوْبٍ
وَزَادَ
وَسَأَلَتْهُ
عَنْ
الْغُسْلِ
مِنْ الْجَنَابَةِ
فَقَالَ
تَأْخُذِينَ
مَاءَكِ فَتَطَّهَّرِينَ
أَحْسَنَ
الطُّهُورِ
وَأَبْلَغَهُ
ثُمَّ
تَصُبِّينَ
عَلَى رَأْسِكِ
الْمَاءَ
ثُمَّ
تَدْلُكِينَهُ
حَتَّى يَبْلُغَ
شُؤُونَ
رَأْسِكِ
ثُمَّ
تُفِيضِينَ
عَلَيْكِ
الْمَاءَ قَالَ
وَقَالَتْ
عَائِشَةُ
نِعْمَ
النِّسَاءُ
نِسَاءُ
الْأَنْصَارِ
لَمْ يَكُنْ
يَمْنَعُهُنَّ
الْحَيَاءُ
أَنْ
يَسْأَلْنَ عَنْ
الدِّينِ
وَأَنْ
يَتَفَقَّهْنَ
فِيهِ
Aişe (r.anha)'dan
rivayet edildi ki; Esma, önceki hadiste zikredilen şeyleri Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e sordu. (Resulullah, cevabının sonunda) "misk sürülmüş
bir bez alır" buyurdu. Esma: Onunla nasıl temizleneyim? dedi, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir elbise ile gizlenerek; Sübhanellah... Onunla
temizlen buyurdu.
(Şube rivayetinde
şunları) ilave etti: Esma, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
cünüplükten dolayı nasıl yıkanacağını sordu, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) de şu karşılığı verdi: Suyunu alır güzelce temizlenir (abdest alır)
sın. Sonra başına su döker, saçlarının dibine (su) ulaşıncaya kadar iyice
ovalarsın. Daha sonra da bedenine dökersin.
(Şube) dedi ki: Aişe
(r.anha); "Ensarın kadınları ne iyi kadınlardır. Haya onları dinlerini (n
hükümlerini) sorup anlamaktan alıkoymadı" demiştir.
Diğer tahric: İbni
Mace, tahare; Müslim, hayz; Ahmed b.Hanbel, V, 72; VI, 148.
AÇIKLAMA: Bu hadiis babın başındaki hadisin bazı
ilavelerle değişik bir rivayetinden ibarettir. Görüldüğü gibi burada hayızlının
nasıl gusledeceği sorusuna ilaveten, cenabetten dolayı nasıl gusledileceği
sorusu ve cevabı da yer almıştır. Hz. Aişe bu gibi şeyleri sormaktan haya
etmedikleri için Ensar kadınlarını övmüştür. Aslında haya, bir korku veya
ayıplanma anında arız olan haldir. Burada kasdedilen bu değil, halk arasında
iyi bir haslet olarak kabul edilen utangaçlık halidir.